2025 Yılı Asgari Ücret Beklentileri
Yıl sonuna doğru yaklaştıkça asgari ücretle ilgili beklentiler şekillenmeye başlıyor. Asgari ücret görüşmeleriyle ilgili ilk resmi açıklama geçtiğimiz günlerde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan tarafından yapıldı. Bakan Işıkhan, “Asgari ücreti belirlemek için aralık ayı başında bu süreci başlatacağız. Çalışanların satın alma gücünü korumak önemli. Ekonomimizin genel istikrarına zarar vermeyecek bir düzeyde belirleneceğini umut ediyorum” ifadelerini kullandı.
2025 yılı asgari ücretin gerçekleşen enflasyon ve hedeflenen enflasyon üzerinden belirleneceği konuşuluyor. Orta Vadeli Program’da yıl sonu enflasyon yüzde 41.5 olarak öngörülmüştü. 2025 yılı enflasyon hedefi ise yüzde 17.5 olarak belirlendi.
Yeni asgari ücret hedeflenen enflasyon mu yoksa gerçekleşen enflasyon üzerinden mi belirlenecek? 2024 yılı asgari ücret tek zamla belirlenmiş, bir ara zam yapılmamıştı. Yeni zam döneminde refah payı gündeme gelir mi?
Enflasyon Beklentileri Şekilleniyor
Konuyla ilgili merak edilenleri milliyet.com.tr’ye değerlendiren Sosyal Güvenlik Müşaviri Emin Yılmaz şu ifadeleri kullandı: “2024 yıl sonu gerçekleşecek olan enflasyonun %40 ile %45 arasında olacağını tahmin ediyorum. 2025 yılı hedeflenen enflasyon ise OVP’de %17,5 üzerinden değerlendirilmektedir.
Asgari ücretin tanımı ilgili yönetmelik doğrultusunda “İşçilere normal bir çalışma günü karşılığı ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücret” olarak değerlendirilmiştir.
Asgari ücret ile ilgili komisyondaki üyelerin şu ana kadar söylemlerine kulak verdiğimizde işçi sendikasından Türk-İş Başkanı Ergün Atalay asgari ücreti şu an konuşmak için erken olduğunu, konuşmaya başladığımız zaman enflasyonu tetiklediğini söyleyerek net bir ifade kullanmadan kaçındığını gözlemlemekteyiz.
İşveren tarafı olarak TİSK Başkanı Özgür Burak Akkol’un medyadan uzak yalnızca önceki komisyonların haftalık usulü basın açıklamalarında konuşmalarını gözlemliyoruz. Fakat yazılı ve görsel basında çeşitli şirket başkanları ve organize olmuş işveren dernek temsilcileri, hatta uluslararası kredi derecelendirme şirketleri 2025 yılı asgari ücret artışı ile ilgili tahminlerde bulunmaktadır.
Asgari Ücrette Beklentiler Ne?
Burada da iki kesim ortaya çıkmaktadır. Yurt dışı merkezli bankacılık ve piyasa ekonomistleri tavsiyelerinde asgari ücret için en fazla %30’luk bir artışı öngörüyor. Yurt içi kurumsal şirket yöneticileri ise %50‘ye göre bir sonraki bütçelerini ayarladıklarını belirtiyor.
‘2025’te Tek Zam İle Süreç Yürütülecek’
Orta Vadeli Program’da, “Ücret fiyat sarmalının önlenmesine yönelik asgari ücret artışlarının dezenflasyon süreciyle uyumu gözetilmeye devam edilecektir” denilmiştir. Burada enflasyon verileri belirleyici nokta olacaktır. 2025 yılı için de tek zam ile süreç yönetilecektir.
Pazarlıklar Hangi Rakam Üzerinden Başlar?
Pazarlık süreci gösterge rakamı olan enflasyon verisi ile başlayacaktır. Asgari ücrette pazarlıkların yüzde 40 oranı üzerinden 23 bin 802 TL ile başlayacağını tahmin ediyorum.
‘Asgari Ücret 80’den Fazla Kalem’i Etkiliyor’
Asgari ücrette biz hep net rakamı konuşmaktayız. Fakat bunun brüt rakamı, bir de işveren maliyeti kısmı mevcut. Şu şekilde bir hesaplama ile detaylandıracak olursak her %10’luk bir artış işverene yaklaşık 2.500 TL maliyet olarak geri dönmektedir.
Bir de asgari ücret değiştiği zaman toplamda 80 kalemin üzerinde buna bağlı olarak tetiklenen, toplumun her kesimini tetikleyen verilerin değiştiğini söyleyebiliriz. Örnek verecek olursak işsizlik maaşı, sigorta prim günü borçlanma maliyetleri, kıdem tazminatının taban rakamı, SGK idari para cezaları, istirahatte geçen rapor paraları, SGK teşvikleri, isteğe bağlı sigorta primi, bireysel emeklilik prim kıstası, Bağkur primi, stajyer ücretleri, aile sosyal politikalar bünyesinde 40’ın üzerinde olan sosyal destek alma kriteri olan gelir testindeki sınır rakam vb. birçok detayın da değiştirdiğini söyleyebiliriz.
Asgari Ücret İçin 2 Farklı Tahmin!
Beklentim bu rakamı pazarlık ederken hem işçi hem işvereni zora sokmamak, dengeli bir süreç izlenerek karara bağlanmasıdır. Ücret düşük olursa özellikle dar gelirli olan asgari ücretlileri biraz daha zora sokacaktır, ücret yüksek olursa işverenlerin işçi çıkarıp küçülmeye gidileceği unutulmamalıdır. Rakamlarla ifade edersek asgari ücretin %45’lik farkla 24.652 TL’ye veya %50’lik farkla 25.503 TL seviyelerine geleceğini düşünmekteyim.
Refah Payı Mümkün Mü?
Normalde refah payı açıklanan enflasyon verisinin üzerine eklenen bir katkı olarak maaşlara yansıtılmaktadır. Burada asgari ücretli için enflasyon geçmiş dönemlerde olduğu gibi masada olacaktır. Ben asgari ücretin enflasyonun üzerinde bir rakam ile belirleneceğini düşünmekteyim.”